Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Haber Global canlı yayınında ekonomi gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Bilgin kamu işçisinin zampazarlığı ve asgari ücret zammına ilişkin dikkat çeken ifadeler kullandı.
"RAKAMI PAYLAŞACAĞIZ"
700 bin kamu işçisinin zam pazarlığı hakkında konuşan Bakan Bilgin, "700 bini aşkın bir işçi kitlesiyle bizim sürdürdüğümüz toplu sözleşme süreçleri bildiğiniz gibi bir müzakere. Sadece müzakere de değil, bir çekişme atmosferinde geçer. Sendikalarımız belli bir noktaya geldiler, uzlaştıkları ve uzlaşamadıkları noktaları ortaya koydular. O aşamada biz devreye giriyoruz. Emeğin lehine olacak şekilde müdahale etmek durumundayız çünkü sosyal devlet emekçileri hem sermayenin, hem devletin karşısında korumak zorundadır. O görevimizle meseleye baktık ve aşağı yukarı mesele bitme noktasına, uzlaşma noktasına geldi. Yarın sayın Cumhurbaşkanımızın da katılımıyla bu uzlaşmanın nasıl şekillendiğini kamuoyuyla paylaşacağız. İşçilerimiz müsterih olsun, emekçileri enflasyona karşı bugüne kadar hep korumaya çalıştık. Rakamı yarın paylaşacağız." dedi.
"TEMMUZDA DA AYNISINI YAPACAĞIZ"
Temmuz ayında asgari ücrete zam yapılacağını belirten Bakan Bilgin, "Asgari ücret sadece en düşük ücreti belirlemiyor. Asgari ücreti yukarı çıkardıkça, bütün ücretler yukarı doğru çıkıyor. 'Siz asgari ücreti yüzde 70 artırdığınız zaman üsttekiler de yüzde 70 artış bekliyor' diyorlar. Asgari ücretle ilgili bir tarihsel bir adım attık, geliri vergi dışı bıraktık. Asgari ücretten 1 buçuk yıldır vergi alınmıyor. Temmuzda reel alım gücünü koruyacak şekilde düzenleyeceğiz. Cumhuriyet tarihinde dolar bazında 455 doların üzerinde en yüksek seviyeye çıkaran bir düzenleme yaptık ocak ayında, temmuzda da aynısını yapacağız. Benim oradaki yaklaşımım şudur, aşağı yukarı 500 dolar civarında, ona denk bir asgari ücret düzenlemesi yapmamız gerekir. Çalışmalarımız hazır." ifadelerini kullandı.
"KİMSENİN BİR HAK KAYBI YOK"
EYT'lilerle ilgili de konuşan Bakan Bilgin, "EYT yaklaşık 20 yıllık bir sorundu. Cumhurbaşkanımız nerdeyse 3 yıl önce benim bu konuyla ilgili bir çalışma yapmamı istedi. O zaman yaş ortalaması düşüktü, sistem bunu kaldıracak durumda değildi. Bunu insanlar anlamıyor, saçma sapan laflar söylüyorlar. Biz hazırlığı pandemi öncesinde yapmaya başladık. Yaş ortalaması 50 oldu, daha düşük olsaydı yapamazdık. Uygun zaman bu, biraz daha beklenebilirdi ama bu haksızlık bir an önce giderilsin istedik. 50 yaş dengeyi yürütebileceğimiz bir yaş. Yaklaşık 1 milyon civarında kişinin maaşları bağlandı, bağlanamayanlar hızla bağlanıyor, ikramiyelerini alacaklar. Bağlanmayanlar hem ikramiyelerini, hem de birikmiş maaşlarını alacaklar. Kimsenin bir hak kaybı yok. Çıraklık biraz farklı bir konu, onlarla ilgili bir değerlendirme yapılabilir ama staj tamamen farklı bir konu. Staj iş akdini kapsayan bir şey değil, eğitimin bir parçası.