Olay, geçen yıl mayıs ayında, Mustafakemalpaşa ilçesinde meydana geldi. Zeki Özezen yüksek sesle müzik dinleyen komşusu Kıral Dalkıran'ı sesi kısması için uyardı. İkili arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Kavgada tabancayla vurularak yaralanan Zeki Özezen, kaldırıldığı ilçe devlet hastanesinde yaşamını yitirdi. Kaçan Kıral Dalkıran, polis tarafından yakalandı. Dalkıran ifadesinde, Özezen'i kızı Ç.D.'nin vurduğunu söyledi. Gözaltına alınan Ç.D. tutuklandı, babası ise serbest bırakıldı. 'CEZAEVİNDE OYUN PARKI VAR DEDİLER' Olaydan 4 gün sonra yeniden gözaltına alınan Kıral Dalkıran, tutuklanırken, kızı Ç.D. ise serbest bırakılarak annesine teslim edildi. Ç.D.’nin cezaevindeyken Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Savcılığı'na mektup yazdığı ortaya çıktı. Ç.D. mektubunda, "Zeki Özezen'i ben değil, babam öldürdü. Yaşım küçük olduğu için az ceza alacağımı söyleyip suçu üstlenmemi istediler. Cezaevinde oyun parkı olduğunu ve burada oynayabileceğimi söylediler. Kabul ettim. Ben suçlu değilim" dedi. Mektubun ardından Ç.D.’nin serbest kaldığı, babasının ise tutuklandığı belirtildi.
MAHKEMEDE YİNE ‘KIZIM VURDU’ DEDİ Cumhuriyet Savcısı'nın soruşturmayı tamamlamasının ardından, hakkında Bursa 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 'kasten adam öldürmek' suçundan müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan Kıral Dalkıran ilk kez hakim karşısına çıktı. Cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla ifade veren Dalkıran, "Olay anında evimin önünde müzik dinliyordum. Zeki, müziğin sesini kısmamı istedi. Ben de sesini kıstım. Sonra markete gittim. Geri döndüğümde kızım Ç.D.'nin silahla Zeki’yi vurduğunu öğrendim. Ben vurmadım. Suçsuzum" dedi. Tanıklar ise olay sonrası Kıral Dalkıran'ın elince tabanca gördüklerini söyledi. Mahkeme heyeti, duruşmayı eksik evrakların beklenmesi için ertelerken, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.